Mehmet Ağabey'in anısına...
Bu kentin sakinleri ile sahipleri
arasındaki farkı ortaya çıkaran bir etkinlikteydim dün.
Bu kentte yalnız olmadığım
konusunda beni umutlandıran bir gündü, dün. Çok değişik
sınıfsal konumlara ve bir o kadar da siyasi çeşitliliğe sahip
yaklaşık elli kişi, bir pazar günü saat on dörtte, Ayvalık
Ticaret Odası toplantı salonunda yerlerini alıp otururlarken göz
göze geldiğim bir kaç tanıdık simaya baş selamı verirken,
kendime de hayıflanmıyor değildim: “tamam eski arkadaşlarımla
karşılaşacağım ama, yahu şimdi buraya gelmenin ne gereği vardı
ki? Hayatımda ilk defa yağmur yağan bir Ayvalık'ın sokakları
beni beklerken üstelik!”
...
Ayrılırken salondan, iki saat önceki
bu düşüncelerimi düşünmek bile beni utandırıyordu. Zira,
“Ayvalık'tan kent düşleri” içinde dolanmış ve yeniden
“umutlanmıştım” bu ülkeye dair. Konuşan her kişinin bir
düşü dökülüveriyordu dilinden... Yapmaya çalıştıklarım ve
yaptıklarımın benzerleri ile uğraşan ve belki de benim
erişemeyeceğim bir mesafede gerçekleştiren güzel insanlar ile
birlikte olmanın sarhoşluğu idi o an yaşadıklarım.
Eski dostlarımla kucaklaşmak ne kadar
mutlu ettiyse beni, aynı kenti yaşayıp bu tanımadığım
insanlarla da kucaklaşmanın sarhoşluğu ile etkinlikten
ayrılıyordum.
TMMOB Mimarlar Odası Balıkesir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Ali ÖZERK açılış konuşmasını yaparken |
Etkinlik, Mimarlar Odası Balıkesir
Şubesi ile Ayvalık Temsilciliğinin ortaklaşa düzenlediği
“AYVALIK DEĞİŞEBİLİR Mİ?” adıyla, 30 Kasım 2014 günü
saat 14:00'de, Ayvalık Ticaret Odası toplantı salonunda
gerçekleştirildi.
TMMOB Mimarlar Odası Ayvalık Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Gündüz İŞGÜDER açılış konuşmasını yaparken |
Etkinliğin özeti; Mimar Vedat
TOKYAY'ın yakalandığı Ayvalık “hastalığı” sonrasında
kendisine dert edindiği iki ayrı mekana, Cumhuriyet Meydanı ve
Kırlangıç Yağ Fabrikası mekanlarına dair, bürosunda
gerçekleştirdiği “bir çabalar demetinin” sunumu özelinde
gelişen “kent tartışmaları” idi.
Mimar Vedat TOKYAY sunumunu yaparken |
Tasarımlarının eleştirilen yanları
bile - ki eksik donelere karşın Ayvalık için kafa yorması ve onu
bir ürüne çevirebilmesi nedeniyle yapacağımız eleştiriler,
sayın Tokyay'a verebileceğimiz tek mütevazı katkı olabilir - bu
özverili çalışmaya dair hırpalayıcı olmayan bir dille
yapılıyor ve her katılımcı, öncelikle onun emeğine teşekkür
ederek, kendi kafasındaki “bir Ayvalık düşünü” diğerlerimiz
ile paylaşıyordu. Sunum kadar süre tutan “üzerine
konuşmalarımız” bir diğerimize eklemlenerek gelişiyor ve
sonunda benim yıllardır üzerinde durduğum nihayi cümle ile
tamamlanıyordu: “bu kent düşlerimizi ifade edebilecek tek örgüt”
Mimarlar Odası'dır.
“Memleketçi” bir işadamı veya
İşçi Partisi belediye başkanı adyı ya da bir dernekte
örgütlenmiş bir kişi de ve hatta kentte iş yapan bir mimarı da
aynı parantez içinde buluşuyor ve “bu kente dair düşlerin”
bir diğerine eklemlenmesi sonucunda ulaşılacak başarıyı işaret
ediyordu. Bu, yıllarca bir diğerimizi “hırpalayan” rekabetçi
söylemin -en azından- Ayvalık'ta tükenmek üzere olduğunu
bizlere müjdeliyordu.
Etkinliğin konu odağı sayın
TOKYAY'ın “düşleri” ve o düşlerin tasarıma bürünmüş
sunumu da olsa, en az onun kadar değerli, bir sunumu da katılımcılar
gerçekleştirdi, özetle.
mimar TOKYAY, Kırlangıç Yağ Fabrikası yerine düşündüğü kent odağı olacak kültür merkezi kompleksini anlatırken |
Benim son beş aydır üzerinde
durduğum, “Ayvalık Dostları Bilgi ve Belge Ağı” nın da
artık temel gereksinim olduğunu ortaya çıkaran konuşmalar beni
“umutlandırdı”. Şimdi sırada, bu umudun geniş bir katılımcı
gurup ile, her türlü “rekabetçilikten” arındırılmış bir
işbirliğine dönüştürülmesine kafa yormaya geldi. Ve tabi,
bunun için yapılabilecek çağrıyı da Oda'nın üstlenmesine...
Oda'nın bu odak olma hali, hem toplumdaki “mimar-oda karşıtlığını”
dindirecek ve hem de “rekabetçilikten” arınmış derli toplu
bir sesi kamuoyuna duyuracaktır. Bu anlanda ilk yapılması gereken,
daha önce “mekan” özelinde düşündüğümüz kent envanteri
çalışmasına, “düşler” özelinde ve yeni paralel bir aks
daha eklemek zorunluluğudur.
Sanırım “burada kimse var!”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder